İtiraf ediyoruz, ofisçe kahve bağımlısıyız. Bağımlılıklarımız da türlü türlü elbette. Kimimiz türk kahvesini yudumlamadan güne başlayamıyor, kimimiz sabah elinde soğuk americano’suyla ofise girerken çok mutlu gözüküyor. Yazarınız ise günlerdir, ofiste arızalanan filtre kahve makinesinin ardından ağlamakla meşgul. Hazır kahveye tamah etmek ne kadar acı verse de bazen elden bir şey gelmez, değil mi?

Peki sizce bu sadece bir zevk meselesi mi? Çift çekim espresso içen reklamcı abimizin, caramel macchiato’sunu yudumlayan plaza kadınından ayrı bir duruşu yok mu sizce de? Zevklerimiz ve tercihlerimiz kemikleştikçe, karakterimizi tanımlayan bir parçaya dönüşmüyor mu yani?
Her şeyden karakter analizi yapmanın oldukça popüler olduğunu bilen araştırmacılar da her gün içtiğimiz, bize güç, canlılık ve hayat veren bu mucize içeceğin üzerine gitmişler ve aşağıda I Love Coffee’nin de katkılarıyla yer verdiğimiz infografik ortaya çıkmış.
Derdimiz kimseyi yaftalamak değil yanlış anlaşılmasın bu arada. Biz en iyisi aradan çekilelim ve Özlem’in elinden mis gibi kahvelerimizi içelim.
What's your reaction?
Excited
0
Happy
0
In Love
0
Not Sure
0
Silly
0